Yazılar

Ya Hep Ya Hiç...



Aşk hem iyidir hem de kötü… Eğer aşık’sanız ve karşılığı varsa mutlu olursunuz. Ancak tek başınıza aşık’sanız acı çeker ve mutsuz olursunuz.

Ateş hem iyidir hem de kötü… Güvenli bir mesafede durduğunuz sürece ısıtır. Ancak mesafeyi ayarlayamaz ve çok yaklaşırsanız yakar, acıtır.

Ekmek hem iyidir hem de kötü… Eğer yeteri kadar yerseniz zengin bir besin kaynağıdır. Ancak çok fazla yerseniz kilo aldırır.

Kavramlar bile bu tür ikilem içindeyken söz konusu insan olunca; ya iyi ya da kötü oluyor. Sevdiğimiz insanların sadece iyi özelliklerini görüyor ve onların açıkları kapatmaya çalışıyoruz. Sevmediğimiz insanların da kötü yönlerini görüyor ve onların iyi olabileceklerini düşünmüyoruz.

Çevremizdekileri mutlaka bir yere koymak istiyoruz. Öteki yada bizden. İyi yada kötü. Güzel yada çirkin.

Sevdiklerimizi eleştiremiyor, sevmediklerimizi beğenemiyoruz. Ya sevmeliyiz ya da sevmemeliyiz. Çevremizdekileri davranışlarına göre değil de sevip sevmediğimize göre değerlendiriyoruz.

En nihayetinde söylenmeyen sözler ve ifade edilmeyen duygular içerlerde bir yerlerde birikiyor. Biriktikçe de patlıyor.



                                                                                                                                                               Şafak Uzun